Finalini taze yapmış bir Kore dizisinden merhabalar :) Bu sefer hakkında bahsedeceğimiz dizimiz günümüze ayak uydurmuş oldukça teknolojik bir dizi olan "Memories of Alhambra". Başrollerinde Kore'nin sevilen aktörlerin Hyun Bin ve birçok projede izlediğimiz Park Shin Hye var. Açıkçası ben ilk defa Hyun Bin ile bu dizi sayesinde tanıştım. Sanırım bunun için epey geç kaldım ama güç olmasın efendim diyerek tanışır tanışmaz The Negogation filmini izleyip sevgimi pekiştirdim. Park Shin Hye'yi daha önce bir kaç dizide izlemeye çalıştım ama hep dizilerden sıkıldım ve yarım bıraktım. Bunun birkaç sebebi var tabi ki. Bazıların konular sarmadı, bazıları çok fazla klişeyi içinde barındırdı ama hepsindeki ortak nokta Park Shin Hye'nin öpüşememesi oldu. Bu kız maalesef ya kore dizilerinin genelindeki o kazık gibi dur öpüşürken tutumundan ya da pek de hazzetmediğinden öpüşmeyi projelerinde gerçekten çok kötü öpüşüyor ve bu da beni dizisinden soğutuyor. Çünkü hatunumuz genelde romantik dizilerde oynuyor e haliyle bu durum bende şöyle kallavi bir sevgi sarmalı hali oluştursun istiyorum ama maalesef. Bu dizide de hanım kızımız bolca ağladı, sanki dizideki en asli görevi ağlamaktı. Ama güzel ağlıyor orası ayrı. Gelelim dizimize.
Hyun Bin dizide teknoloji üzerine bir şirketi olan Yu Jin Woo karakterini canlandırıyor. Kendisi atılgan, kendinden emin, akıllı, biraz da kendisine has ukala bir tavrı olan beyimizdir. Üniversiteden arkadaşları ile birlikte bir teknoloji şirketi kurmuşlar ve arkadaşları ile arkadaşlarından birisinin babası ile şirketi ortak yönetmektedirler. Ancak Jin Woo beyimizin sevgili eşi, kendisini şirketinde ortaklarından biri olan arkadaşı ile aldatıp, onunla evlenince arkadaşı şirketten ayrılır ve yeni bir şirket kurar. Bu iki şirket ve bu iki adam haliyle karşı karşıya gelirler.
Gelelim diğer başrolümüz Park Shin Hye'ye, kendisi gitar çalmakta çok iyi olan, çok iyi olduğu için babasının müziğe düşkün oluşuyla birlikte klasik gitarın ana vatanı olan İspanya'nın Granada şehrine taşınan, fakat anne ve babası öldüğü için pansiyon işletmeciliği yaparak ailesine bakan Hee-Ju karakerini canlandırmakta.
Bu iki ana karakterin yolları Hee-Ju'nun erkek kardeşinin bir bilgisayar oyunu geliştirmesiyle kesişir. Se-Ju ( EXO grubundan Chanyeol hayat veriyor), Granada şehri üzerinde bir sanal gerçeklik oyunu geliştirmiştir ve bu oyun Jin-Woo'nun ürettiği sanal lensler takılarak oynanabilmektedir. Bu nedenle oyunu satın alıp dünyaya açılma hedefine sahip olan Jin-Woo oyunu satın alır ancak işler oldukça karışık hale gelir. Önce Se-Ju kaybolur, sonra da oyun içerisinde düello yaptığı arkadaşı ölür. İşte tam bu noktada başlıyor ve bizler diziyi adeta oyuncunun gözünden görerek izliyoruz.
Dizinin en önemli noktası oldukça yeni bir konuyu işliyor olması. Bilgisayar oyunlarına düşkün olmayan ben bile diziyi sırf bu yüzden heyecanla beklemeye başladım. Teknoloji gerçekten güzelce kurgulanmış, uygulanmış ve harmanlanmış. Diğer güzel yanı ise Granada şehrinde bolca sahnenin geçiyor olması. Yaşadığı şehrin sınırlarından çıkamayan benim gibiler için güzel bir görsellik sunuyor dizi. Tabi dizinin bir diğer yanı ise beni Hyun Bin ile buluşturması oldu. Geç keşfettiğim, fakat bundan sonraki yapımlarını sıklıkla takip edeceğim bir oyuncu olacak kendisi. Dizi oldukça keyifliydi, en azından bizlere yeni bir kapı açıyordu konunun orjinalliği bakımından. Tabi dizinin bir Netflix dizisi olması da diziye verilen önemi bizlere gösteriyor. Son olarak dizide Hee-Ju'nun küçük kardeşini oynayan çocuk oyuncuya bayıldım. Hazır cevaplıkları, şirinlikleri muntazamdı. Diziye bir şans verin, sonrada bana yorumlarınızı yazın.
Yorumlar
Yorum Gönder