Kitap Yorumu: Paulo Coelho - Casus (2016)



" Yanlış devirde doğmuş bir kadınım ben, hiçbir şey düzeltemez bunu.
 Gelecekte hatırlanacak mıyım, bilmiyorum ama şayet hatırlanırsam mağdur bir kadın olarak değil, cesur adımlar atmış ve ödemesi gereken bedeli korkmadan ödemiş biri olarak görülmek istiyorum."

Tek suçunun özgür bir kadın olmak olduğunu söyleyen Mata Hari'ydi bu sözleri söyleyen. Paulo Coelho 2016 tarihinde yayınladığı "Casus" isimli romanında bizlere I. Dünya Savaşı zamanında yaşayan casuslukla suçlanan Mata Hari'nin hayatından kesitler sunuyor. Coelho, romanını yazarken Mata Hari ve avukatı arasındaki yazışmalardan yararlanmış. Mata Hari'nin ve avukatının birbirlerine yazdıkları mektupları sayesinde Mata Hari kimdir, neler yaşamıştır ve nasıl casuslukla suçlanmıştır bu soruların cevaplarını alıyoruz. Roman, Mata Hari'nin kurşuna dizilerek infaz edilmesi ile başlıyor ve ardından mektuplarla geçmişe gidiyoruz.

Mata Hari ya da doğum adıyla Margaretha Zelle, 1876 yılında Hollanda'da doğar, annesinin ölümü ve babasının iflas etmesi nedeniyle ana sınıfı öğretmeni olması için yatılı okula gönderilir. Romanda yer alanlara göre Mata Hari, okul müdürünün tecavüzüne uğrar ve bu nokta onun hayata bakışının değişmesinde etkili olur. Mata Hari, Hollanda'nın baskıcı ve kapalı hayat standartlarından bıkarak yeni dünyalar görme arayışına girer ve gazetedeki bir evlilik ilanına yanıt vererek kendisini Güneydoğu Asya'daki Cava Adaları'nda bulur. Mata Hari'nin Margaretha Zelle olmayı bıraktığı yer de burasıdır. Yerlilerin danslarını izleyen ve bu dansları büyüleyici bulan Margaretha, kendisini bir dansçı olarak hayal eder. Kendisinden 20 yaş büyük kocasından boşanan Mata Hari, Fransa'ya giderek çıplaklıkla birleştirdiği sanat dansını icra ederek dünyaca üne kavuşur. Özgürce dans ederek elde ettiği güç, onun birçok erkekle de samimiyet kurmasına yol açar ve en sonunda da Almanya adına casusluk yapma teklifi alır. Ancak Mata Hari, hayatını Fransa'da geçirmiş ve Fransa'ya olan bağlılığı onun Fransız yetkililerine aldığı bu casusluk teklifini iletmesine neden olmuştur. İşte tam da bu noktada yılların ünlü dansçısı, erkeklerin peşinden koştuğu Mata Hari, casuslukla suçlanır ve sonu kurşunlanarak infaz edilmesi olur. 

Paulo Coelho, bizlere bu romanında geçmişin tartışmalı isimlerinden olan Mata Hari ile yeniden tanışma imkanı veriyor. Kitap yaklaşık 150 sayfa yani sizlerin bir günde bitirebileceği bir kalınlıkta. Kitaptaki olaylar yazılan mektuplar üzerinden işleniyor. Açıkçası biraz daha tarihin tozlu satırlarına gömülü Mata Hari anılarını okuyabilirdim, sanırım kitabın eksik kısmı bu yönde. Ancak genel itibariyle gününüzü dolduracak ve sizleri sıkmayacak bir kitap hazırlamış bizlere Paulo Coelho. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

No Mercy (2019)

Bir Sonraki Hedefim Kim? : Killing Eve

The Outlaws (2017)